Cenaze Giderlerinin Ödenmesi
Emsal Karar 1ÖZETİ : Türk Silahlı Kuvvetlerinde görevli Devlet Memurlarına da
25-12-2019Emsal Karar 1
Davacı uzman erbaşın eşinin Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti vatandaşı olması, onun hizmet ihtiyacı ve gerekleri dikkate alınmadan bir başka görev mahalline atanmasına engel teşkil etmediği gibi; mevzuatın bu konudaki amir hükümleri karşısında, OHAL bölgesinde doğan hizmet ihtiyacı nedeniyle Kıbrıs’tan Diyarbakır’a atanmasında hukuka aykırı bir yön yoktur.
Kara Kuvvetleri Komutanlığı Uzman Erbaş Yönergesinin “Atama ve geçici görev” başlıklı 9 ncu madde (a) fıkrasının (1) nolu bendine göre, “Uzman erbaşlar ilk görevlendirme yerlerinde bir yılı doldurmayı müteakip dilekçe ile atanma isteğinde bulunabilirler. İhtiyaç ve muvazene durumuna göre boş kadro bulunduğu takdirde bu istekleri yerine getirilir. Uzman erbaşların
atama isteklerinde ve isteklere işlem yapılmasında aşağıda belirtilen durumlar kadroların müsadesi nisbetinde dikkate alınacaktır.
a. Sağlık:...
b. Eş durumu:...
c. İdari, asayiş ve zaruri sebepler” denilmektedir.
Yukarıda zikredilen yasal düzenlemelerden anlaşılacağı üzere, uzman erbaşların atanması, hizmet ihtiyacı esas olmak üzere imkanlar dahilinde istekleri de dikkate alınarak, denge durumuna göre kadroların müsadesi nisbetinde yapılmaktadır.Davacı vekili cevaba cevap dilekçesinde, davacının tayininin yapılmasında zorunluluk bulunmadığını, tayininin yapılmasından önceki görev yerindeki kadronun kaldırılıp kaldırılmadığı, yerine atama yapılıp yapılmadığı hususlarının açıklığa kavuşturulması gerektiğini, davacının yerine atama yapılmışsa onun tayin edilmesindeki yararın da ortada kalmış olacağını, ailenin bütünlüğünün korunması gerektiğini, KKK.lığının Özel Görev Komutanlığına gönderdiği Uzman Erbaş ataması ile ilgili yazıda da, daha önce, sağlık, eş durumu, idari, adli ve zorunlu sebeplerle atama gören personel durumlarını atama istek formlarında belgelendirdikleri takdirde atama planlamasında, personelin lehine uygulamaya devam edileceğini bildirdiğini, bu nedenlerle de atama işleminin hukuka aykırı olduğunu ileri sürdüğü görülmüştür. İdare personelini devamlı surette aynı görev yerinde istihdam etmek zorunda olmadığı gibi, bu personelini nitelikleri itibariyle hizmet ihtiyacını daha iyi karşılamak amacıyla başka bir göreve atadığında, hizmetin sürekliliğini sağlamak üzere onun yerine bu görevi yürütmek için diğer bir personelini atayacaktır. Bu nedenle davacının önceki görev yerindeki kadronun kaldırılıp kaldırılmadığının ya da yerine atama yapılıp yapılmadığının davacının atamasına etkisi bulunmamaktadır.
Keza eş durumunun, aile birlik ve bütünlüğünün; olanaklar elverdiğince korunması, çocukların anne ve babanın birlikte oldukları aile ortamı içinde büyümeleri ve yetişmeleri hem maddi hem de manevi değerler yönünden arzu edilen bir olgudur. Anayasa’nın 41 ni maddesi de, bunu emreden bir hukuk kuralı, bir üst normdur. Ancak uzman erbaşların atanmasına ilişkin mevzuat hükümleri “eş durumunu” atamayı mutlak olarak etkileyen bir hal olarak saymamış, bunun hizmet ihtiyacı, muvazene ve kadroların müsadesi nisbetinde dikkate alınabileceğini belirlemiştir. Eş durumunun mutlak surette dikkate alınması hizmet ihtiyacının ve gereklerinin bir kenara bırakılmasını, davacının süresiz olarak Kıbrıs’ta görev yapması ve personel arasındaki dengenin bozulması sonucunu doğururki bu da yasa ve yönetmeliğin, “Uzman Erbaşların sözleşme süreleri içinde değişik bölge ve garnizonlara Silahlı Kuvvetler hizmet ihtiyacı esas alınmak suretiyle atanabileceklerine” ilişkin hükmüne ters olur. Bu nedenlerle ve idarenin Güneydoğu Bölgesinde sürdürülen terörle mücadele nedeniyle bu bölgede duyulan personel ihtiyacını karşılamaktan doğan zaruret nedeniyle yaptığı atamada hukuka aykırı bir yön bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır.
(AYİM.1.D.21.3.2000; E.1999/886,K.2000/321)
Emsal Karar 2
Eşinin rahatsızlığını belirtir sağlık raporunun atama tarihinden sonra düzenlenmiş olması ile tedavi imkanının Askeri veya Devlet Hastanesi bulunan yerlerde yapılabileceğinin belirlenmesi karşısında davacı Uzm.J.Çvş.’un atama işleminde hukuka aykırı bir yön görülmemiştir.
Davacı vekilinin önemle üzerinde durduğu husus ise davacının eşinin sağlık sorunu olduğu ve İstanbul dışında görev yapamayacağı iddiasıdır.
Dava dilekçesine ekli ve Bakırköy Ruh Sağlığı ve Sinir Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesince tanzim edilen 17.07.2002 tarih ve 2002/5954 sayılı, “ilgili makama” başlıklı ve Baştabip Yardımcısı tarafından tanzim edilen belge de, davacının eşinin 15.06.2002 –20.06.2002 tarihleri arasında “Konverisyon Bozukluğu + Mental Problemler” tanılarıyla hastanede yatarak tedavi gördüğü, 3 Temmuz 2002 tarihinde ayaktan yapılan muayenesinde de “Depresyon + Dusrsiyatif Bozukluk” saptanarak bazı ilaçların önerildiği ve ayaktan kontrollere çağrıldığının” belirtildiği görülmektedir.
Dikkat edileceği üzere öncelikle rapor davacının atanma tarihinden sonra tanzim edilmiş bir rapor olup davalı idarenin bu rapordan haberdar olması mümkün değildir. Kaldı ki rapor atanma tarihinden önce alınmış olsa ve atanma istek formuna eklenmiş olsa dahi bu raporla davacının İstanbul dışında bir ilde çalışamayacağı savınada hukuken katılmak mümkün değildir. Bu durum (davacının eşinin rahatsızlığı açısından) olsa olsa tedavi imkanının olduğu ve Yönetmeliğin 28 nci maddesinde belirtildiği gibi askeri veya Devlet Hastanelerinden yararlanabileceği bir yere atanması ilkesinin dikkate alınmasını gerektirir bir durumu yaratacaktır. Netice olarak söz konusu atama işleminde bu açıdan da hukuka aykırı bir durum rastlanılmamıştır. Keza, davalı idarenin, 03.09.2002 tarihli savunmasından davacının çıkar amaçlı suç örgütü oluşturmak suçundan 03.08.2002 tarihinde tutuklanarak cezaevine kapatıldığı da anlaşılmaktadır.(AYİM 1.D., 28.01.2003; E.2002/1294, K.2003/189)
Emsal Karar 3
Jeneratör teknisyeni olan davacının atandığı birlikte jeneratör teknisyeni kadrosu bulunmadığından işlemin iptaline karar vermek gerekmiştir.
Dava konusu işlem değerlendirildiğinde; davacının, davalı idare tarafından aksi ileri sürülmeyen iddiası ve dilekçesi ekinde sunduğu Karargah ve Destek Bölük K.lığı “Bölük Karargahı” kadrosuna göre, davacının atandığı birlikte “jenaratör teknisyeni” kadrosu bulunmadığı anlaşılmaktadır. Davalı idare, davacının atanma nedenini “1’inci grup garnizonlardaki (27) jeneratör teknisyeni kadrosunda (11) uzman erbaş, 2’nci grup garnizonlardaki (31) jeneratör teknisyeni kadrosunda ise (38) uzman erbaş olmak üzere toplam (58) jeneratör teknisyeni kadrosunda (49) uzman erbaşın istihdam edildiği; 2’nci grup garnizonlarda bulunan iç güvenlik ve sınır birlikleri ile teşkil edilen üs bölgelerinde fazla sayıda jeneratör kullanımına ihtiyaç duyulduğundan toplam (49) jeneratör teknisyeni uzman erbaşın (38)’inin bu garnizonlarda istihdamına gerek duyulduğu; 2010 yılı genel atamalarında, 2’nci grup garnizonlarda görevli (40) jeneratör teknisyeni uzman erbaştan, bu bölgedeki birliklerde 5 ila 11 yıl süre ile görev yapan ve 1’inci grup garnizonlara atama talebinde bulunan (toplam 11) jeneratör teknisyeni uzman erbaşın 1’inci grup garnizonlara atanması için 1’inci grup garnizonlarda 2008 yılında göreve başlamış ve iki yıllık görev süresini dolduran jeneratör teknisyeni uzman erbaşların tamamının 2’nci grup garnizonlara atandırıldığı” gerekçesine, yani 2’nci grup garnizonlardaki jeneratör teknisyeni (hizmet) ihtiyacına dayandırıyor ise de; görüldüğü üzere 2’nci grup garnizonlarda (31) jenaratör teknisyeni kadrosuna karşılık (38) personel bulunmaktadır. İdare, hizmeti en etkin şekilde yürütmek için hangi vazifeyi hangi branştan ve kaç kişiyle gördürmesi gerektiği yönündeki takdir yetkisini personel kadrosu ile önceden belirlemekte ve bir anlamda takdir yetkisini objektifleştirmektedir. Eğer hizmet 2’nci grup garnizonlarda daha fazla sayıda jeneratör teknisyeni uzman erbaş istihdamını gerektiriyorsa kadronun işlemden önce, buna göre düzenlenmesi gerekmektedir.
Sonuç olarak, jeneratör teknisyeni olan davacının atandığı Çukurca 3’üncü J. Snr. Tb. K.lığı’nda jeneratör teknisyeni kadrosu bulunmadığından işlemin iptaline karar vermek gerekmiştir.
(AYİM 1.D., 20.10.2010; E. 2010/681,K. 2010/1017)
K. İ. 29-07-2021
Merhaba jandarma da uzman çavuş olarak Hakkari de görev yapıyorum Ekim\\\\\\\\\\\\\\\\'de Kırgızistan vatandaşı bir bayanla evleniyorum nasipse şimdi çalıştığım yer ev getirelemez yer evlilik yaptıktan sonra ne gibi haklarım olur ev götürülür yere gelme konusunda nasıl bir yol izlemeliyim. Hanım yabancı Türkçe bilmiyor ve kimseye bırakamıyorum. Mecbur yanımda olması gerekiyor. Teşekkürler
Alptekin & Işık & Özer Hukuk Bürosu @K. İ.29-07-2021
Birliğinizden atama talebinde bulanabilirsiniz. Ancak bu durum, aile götürebilir garnizona atanmanıza yönelik bir hak oluşturmayacaktır.
Avukata Sor!