BELİRLİ SUÇLARDAN MAHKUMİYET NEDENİYLE SÖZLEŞMENİN FESHİ

Emsal Karar 1

Mevsuf olmayan asta müessir fiil suçundan vaki mahkumiyetin bir sözleşme feshi nedeni olmasını öngören Yönetmelik düzenlemesi hukuka uyarlı görülmediğinden; sözkonusu hükmün ihmali ile buna dayalı sözleşme feshi işleminin iptali yoluna gidilmesi uygun görülmüştür. 

Davacı vekili 10 Mart 2000 tarihinde kayda geçen dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 1994 yılından beri Uzman Çavuş olarak görev yaptığını, ağır tahrik altında asta müessir fiil suçundan 1 gün hapis cezası aldığını, bunun da paraya çevrilip ertelendiğini, bu cezanın gerekçe gösterilip ilişiğinin 14 Ocak 2000 tarihinde kesildiğini, asıl cezanın para cezası olduğunu Askerî Yargıtay’ın bu hususda yerleşik içtihadı olduğunu, fesih işleminin mevzuata aykırı olduğunu, Tabur Komutanının ayırma işlemine yetkili olmadığını, ayırma işleminin iptaline ve yoksun kalınan özlük haklarının ödenmesine karar verilmesini talep dava etmiştir. 

 Uzman Erbaş Yönetmeliğinin 13 ncü maddesinde adiyen asta müessir fiil suçundan mahkumiyetin de sözleşmenin feshi sayılmasının kanuna, adalet anlayışı ve hakkaniyet ilkelerine, Anayasanın 128 nci maddesinin ikinci fıkrasının amaç ve ruhuna uygun bir düzenleyici tasarruf olduğunu kabul etmeye imkan görülmemiş ve Dairemizin bu konudaki içtihadından dönülerek mevsuf olmayan asta müessir fiil suçlarının bir sözleşme fesih nedeni sayılmaması gerektiği değerlendirilmiş; 1602 Sayılı Kanunun 40 ncı maddesinin amir hükmü uyarınca, anılan yönetmelik hükmü ihmal edilerek hüküm tesisi yoluna gidilmiştir. Bu hukuki açıklama ışığında yapılan değerlendirmede, davacının çeşitli tatbikatlardaki ve operasyonlardaki başarıları, 1994 yılından beri sicillerinin bir yıl hariç iyi ve çok iyi düzeyde oluşu Paraşütçü belgesi, Atlatıcı ve Yer ekip K.lığı brövesi, Atlatıcı öğretmen diploması bulunduğu görülmekle, açık ve orantısız suretle tesis edilen fesih ve ayırma işleminin kamu yararına ve hukuka aykırı olduğu değerlendirilmiştir.  

Davacının 3.1.1998 tarihinde işlediği ve neticesinde aldığı mahkumiyet sözleşme feshi işlemine esas teşkil eden asta müessir suçundan sonra sözleşmenin feshini gerektirecek nitelikte bir eylemi, aldığı herhangi bir disiplin cezası olmamıştır. Sözleşmeli Uzman Erbaş olduğu için şayet sıralı amirlerince Türk Silahlı Kuvvetlerine uygun olmayan bir personel olduğu kanaati var ise, sözleşmesinin feshi veya sözleşmesinin süresi bitiminde uzatılmaması imkanı var iken, davacının sözleşmesi 20.10.1999 tarihinde 1 yıl, hakkındaki asta müessir fiil suçundan verilen mahkumiyet kararı kesinleşince buna istinaden 14.01.2000 tarihinde sözleşmesi feshedilerek ilişiği kesilmiştir. Bu da davacı hakkında asta müessir fiil suçundan verilen mahkumiyet kararı neticesinde sözleşmesinin feshedilmesi işleminin kamu yararına aykırı olduğunu ve sebep sonuç ilişkisi açısından son derece orantısız olarak davacı aleyhine ağır bir sonuç doğurduğunu göstermektedir. 

(AYİM.1.D.31.10.2000;E.2000/399,K.2000/1013) 

Emsal Karar 2

Emre itaatsizlikte ısrar suçundan mahkümiyeti kesinleşen davacı uzman çavusun sözleşmenin feshi, mevzuatın amir hükmü gereğidir.

Davacının emre itaatsizlikte ısrar suçu nedeniyle mahkum olması ve kararın kesinleşmesi üzerine davalı idarece Uzman Erbaş Yönetmeliğinin yukarıda içeriği zikredilen 13 ncü madde 3 ncü fıkra 3 ncü bendi uyarınca ilişiğinin kesilmesinde hukuka ve ilgili yasal düzenlemelere aykırı bir hususun bulunmadığı sonuç ve kanaatine ulaşılmıştır. 

 (AYİM.1.D.5.6.2001;E.2001/300,K.2001/730)

Emsal Karar 3

Sözleşme süresi içerisinde firar suçundan kesinleşmiş mahkumiyeti bulunan uzman erbaşın sözleşmesinin mevzuatın amir hükmü ve bağlı yetki uyarınca feshedilmesinde hukuka aykırılık bulunmamaktadır. 

Uzman Erbaş Yönetmeliğinin 13ncü madde 3ncü fıkrasında vücut bulan  “.... soruşturma altında olanlar veya yargılananların .... sözleşmeleri feshedilir” yönündeki bendi Dairemizin 18.3.2003 tarih ve E:2003/156, K:2003/443 nolu kararı ile iptal edilmiştir.  Ancak söz konusu kararda da belirtildiği üzere, ilgilinin yapmış olduğu fiili nedeniyle TSK.’nin disiplini sarsılmışsa ve işlenen fiil idare ajanının kamu hizmetinden hemen ayıklanmasını gerektiriyor ise ve gecikme TSK.’nin esası olan disiplini sarsıyor ise idarece ayırma yönünde gerekli işlem tesis edilebilecektir. Dava konusu olayda da sözleşmeli uzman erbaş statüsünde olan ve komuta ettiği personele örnek teşkil etmesi gereken davacının, firar gibi sırf askeri suç niteliğinde bir suçu işleyerek disiplini sarsmış olduğunda kuşku yoktur. Kaldı ki davacının bu fiili nedeniyle 7nci Kor.K.lığı Askeri Mahkemesinin 12.9.2003 tarih ve 2003/116-828 E.K. sayılı hükmü ile 5 ay hapis cezasına çarptırıldığı ve bu suçu nedeniyle 2 ay tutuklu kaldığı görülmektedir. Bu nedenlerle idarece tesis edilen sözleşme feshi işleminde hukuka aykırı bir hususa rastlanılmamıştır.  

(AYİM 1.D. 9.12.2003; E.2003/552, K.2003/1586) 

Emsal Karar 4

Davacı hakkında kamu davası açılması nedenine bağlı olarak tesis edilen işlem; dayanak yapılan yönetmelik hükmünün mahkememiz kararıyla işlem tarihinden önce iptal edilmiş olması karşısında hukuka aykırılıkla sakatlanmış bulunmaktadır.

Davacının sözleşmesinin feshi işleminin onaylandığı  26.03.2003 tarihinden önceki bir tarih olan 18 Mart 2003 tarihinde, işlemin hukuki dayanağını oluşturan Uzman Erbaş Yönetmeliğinin 13 ncü maddesinin ilgili hükmü iptal edilmiş olduğu esasen yargılandığı bu davanın sonucunda da beraat ettiği anlaşıldığından,fesih  işleminin tesis edildiği tarihte hukuki dayanaktan yoksun bulunduğu sonucuna varılmıştır. 
  
(AYİM.1.D., 14.09.2004; E.2003/683, K.2004/897) 

 

 

Avukata Sor!


Diğer Başlıklar

Kararlar alınırken aranan karar yeter sayısı nedir?

Bireysel başvuruda Anayasa Mahkemesinde Bölümler kararlarını salt çoğunlukla alırlar. Komisyonlarca başvurunun

28-11-2019

Deneme Süresi

Emsal KararÖZETİ: 926 sayılı Kanunun 14 ncü maddesinde yer alan bir

25-12-2019

Kadrosuzluk Nedeniyle Emeklilik

Emsal Karar 1Ankara Devlet Konservatuarında 2 yıllık lisans öğrenimine 1970 yılında

13-10-2019