Nasıp Düzeltme

Emsal Karar 1

Kanunun özel olarak düzenlemediği durumda, (Örn; yüksek okul ya da fakülte bitirme nedeniyle intibak vb) rütbe terfi yapılmadığı müddetçe derece ilerlemesi yapılması mümkün değildir. 

 01.01.2009 tarihli kararla Bçvş.luk nasbı 24.02.1999 tarihine götürülen davacının aynı kararla derece ve kademesinin 4’üncü derece 8’nci kademe olarak tespit edilmesinde ve derece ve kademesinin 2’nci derece 2’nci kademe olarak düzeltilmesi talebinin 12.03.2009 tarihli işlemle reddedilmesinde hukuka aykırı bir yön bulunmadığı değerlendirilmiştir.  

(AYİM 3.D., 25.02.2010; E. 2009/1574, K. 2010/243) 

Emsal Karar 2

Davacının tabi tutulduğu altı aylık süreci kapsayan staj eğitimi (130’ncu dönem) sonucunda başarısız kabul edilerek aleyhe nasıp düzeltme işlemi tesis edilmesinde hukuka aykırı bir yön bulunmamakla birlikte, aleyhe nasıp düzeltme süresinin bir yıl olarak yapılması işleminin hukuka aykırı olduğu sonucuna ulaşılmıştır.

GATA Yönetmeliğinin 123’üncü maddesinde, stajda başarısız olan personel hakkında 926 sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri Personel Kanunu uyarınca nasıp düzeltme işleminin tesis edileceği belirtilmiş ancak hangi maddesi kapsamında bu işlemin tesis edileceği açıkça belirtilmemiştir. Bu bağlamda davacının staj eğitiminin 926 sayılı Kanunun 36/b maddesi mi yoksa 15’inci maddesi kapsamında kaldığının irdelenmesi gerekmektedir.  

926 sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri Personel Kanununun 15’inci maddesinin; “Silahlı Kuvvetler veya kendi hesabına fakülte veya yüksek okulu bitirenler ile lisansüstü öğrenimi tamamlayan ve subay nasbedilen personeli kapsadığı görülmektedir. Nitekim anılan maddenin 926 sayılı Kanunun 14’üncü maddesi kapsamında subay nasbedilenlerle, askeri okullar dışında fakülte veya yüksek okulları, Silahlı Kuvvetler veya kendi hesabına bitirenleri kapsadığı, davacının tabi tutulduğu “staj” eğitiminin ise 926 sayılı Kanunun 36/b maddesi kapsamında kaldığı değerlendirilmiştir. Bu bağlamda, davacının durumunun 926 sayılı Kanunun 36/b maddesi kapsamında irdelenmesi ve buna bağlı olarak davacının rütbe bekleme süresinin tespiti gerekmektedir.  
926 sayılı Kanunun 36/b maddesinde başarısız nedeniyle eğitimlerine son verilen personelin “kurs veya stajda kaldıkları süreler” kadar rütbe bekleme süresinin uzatılacağı hüküm altına alınmıştır. Bu açık hüküm karşısında davacı hakkında bir yıl süreyle aleyhe nasıp düzeltilmesi yönünde tesis edilen işlemin sebep ve konu unsuru açısından hukuka aykırı olduğu sonucuna varılmıştır. 

(AYİM 1.D., 16.02.2010; E. 2009/703, K. 2010/193) 

Emsal Karar 3

Davacının firarda bulunduğunun sabit olduğunun mahkeme kararı ile anlaşılması karşısında, davacı hakkında (dava konusu olan) J. Gn. K.lığının 16.01.2009 tarihli emri ekindeki 15.01.2009 tarihli onayla davacının firarda geçirdiği 19 günlük sürenin 926 sayılı TSK. Personel Kanununun 36’ncı maddesinin (a)/3 fıkrası gereğince nasbına eklenerek aleyhe nasıp düzeltilmesi sonucu yükselmeye esas nasbının 30.08.2006 tarihine götürülmesinde ve dolayısıyla rütbe terfii ve kademe ilerlemesi yapılmamasında hukuka aykırı bir yön bulunmadığı değerlendirilmiştir.

 Van Asayiş Kor. K.lığı Askeri Mahkemesinin 06.03.2008 tarihli kararı ile davacının, 11.10.2007 – 30.10.2007 tarihleri arasında firar suçunu işlediğinin sabit görüldüğü belirtilerek neticeten 5 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, ancak 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 231’inci maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği ve kararın kesinleştiği görülmektedir. Davacının firarda bulunduğunun sabit olduğunun mahkeme kararı ile anlaşılması karşısında, davacı hakkında (dava konusu olan) J. Gn. K.lığının 16.01.2009 tarihli emri ekindeki 15.01.2009 tarihli onayla davacının firarda geçirdiği 19 günlük sürenin 926 sayılı TSK. Personel Kanununun 36’ncı maddesinin (a)/3 fıkrası gereğince nasbına eklenerek aleyhe nasıp düzeltilmesi sonucu yükselmeye esas nasbının 30.08.2006 tarihine götürülmesinde ve dolayısıyla rütbe terfii ve kademe ilerlemesi yapılmamasında hukuka aykırı bir yön bulunmadığı değerlendirilmiştir.

 (AYİM 1.D., 23.12.2009; E. 2009/591, K. 2009/1217) 

Emsal Karar 4

926 sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri Personel Kanunu’nun 35/e maddesi hükmü ile fakülte yüksekokul mezunu olan ve askerlik hizmeti esnasında veya terhisini müteakip muvazzaf subay nasbedilen kişilere sağlanan, askerlik hizmetinde geçirdiği sürelerin nasbına eklenmesi hakkının,yasal bir düzenleme bulunmaması nedeniyle, astsubaylıktan subay nasbedilen davacıya tanınmasına yasal imkan bulunmamaktadır.

 926 Sayılı Kanun 35/e maddesi açık hükmüne göre, askerlik hizmeti esnasında veya terhisini müteakip muvazzaf subaylığa geçirilmesi uygun görülenlerin askerlik hizmetinde geçen sürelerinin nasıp tarihine eklenerek bekleme süresinden sayılabileceği, esasen söz konusu düzenlemenin yapıldığı 926 Sayılı Kanunun 35’inci maddesinin ilk fıkrasında yer alan “ Harp Okullarını veya Fakülte Yüksekokulları bitirenlerin subaylığa nasıpları aşağıdaki esaslara göre yapılır” şeklindeki hüküm nazara alındığında, söz konusu askerlik hizmetinde geçen sürelerin, ancak 926 sayılı Kanunun 14’üncü maddesinde belirtilen muvazzaf subay kaynaklarından olan fakülte ve yüksekokul mezunlarının subay nasbedilmesi halinde, askerlik hizmetinde geçen sürenin nasıp tarihine eklenebileceği anlaşılmaktadır. 

Davacı ise 926 Sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri Personel Kanunu’nun 109’uncu maddesi hükmü uyarınca astsubaylıktan muvazzaf subaylığa nasbedilmiştir. 926 Sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri Personel Kanunu’nda astsubaylıktan muvazzaf subaylığa nasbedilenlerin, askerlik hizmetinde geçirdikleri sürelerin nasıplarına ekleneceğine ilişkin bir düzenlemeye yer verilmemiştir. 926 Sayılı Kanun 35’inci maddesi ile 109’uncu maddesi kıyaslandığında, farklı esas ve haklara yer verildiği açıkça görülmektedir. Bu farklılık kişilerin subay nasbedilmeden önceki statülerinden kaynaklanmaktadır. 926 sayılı Kanun 35’inci maddesi ve 109’uncu maddesi kapsamında subay nasbedilen kişilere uygulanan esaslar ve tanınan hakların farklı olması statü hukukundan ve her iki madde esaslarına göre subay nasbedilen kişilerin subay nasbedilmeden önce farklı statülerde bulunmalarından kaynaklanmaktadır. 
Anayasanın 128/2’nci maddesi hükmü uyarınca, astsubaylıktan subay nasbedilen kişilerin askerlik hizmetinde geçirdikleri sürelerin nasbına ekleneceğine ilişkin 926 sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri Personel Kanunu’nda bir düzenleme bulunmaması nedeniyle, 926 sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri Personel Kanunu’nun 35/e maddesi hükmü ile fakülte yüksekokul mezunu olan ve askerlik hizmeti esnasında veya terhisini müteakip muvazzaf subay nasbedilen kişilere sağlanan, askerlik hizmetinde geçirdiği sürelerin nasbına eklenmesi hakkının astsubaylıktan subay nasbedilen davacıya da tanınmasına yasal imkan bulunmadığı sonucuna varılmıştır. 

Davacı her ne kadar fakülte ve yüksekokul mezunu subayların yararlanabileceği bu haktan yararlandırılmamasının Anayasanın eşitlik ilkesine aykırı olduğunu ileri sürmüş ise de; Anayasa Mahkemesinin birçok kararında belirtildiği üzere, Anayasa’nın 10’uncu maddesinde düzenlenen eşitlikten amaç eylemli değil hukuki eşitliktir. Hukuki eşitlik ise aynı hukuki durum ve konuma sahip kişiler arasında eşitliği ön görmekte, benzer durumda olan kişilerin aynı hukuk kurallarına tabi olmaları anlamına gelmektedir. Yasa önünde eşitlik ilkesi tüm yurttaşların mutlaka her yönden her zaman aynı kurallara bağlı tutulması zorunluluğunu getirmez. Aynı statüde olanlara farklı hükümlerin uygulanması durumunda eşitlik ilkesine aykırılıktan söz edilebilir. Astsubaylıktan subaylığa nasbedilen davacı ile fakülte yüksek okulu mezunu olarak subay nasbedilen kişilerin statülerinin farklı olduğu, bu nedenle davacının askerlik hizmetinde geçirdiği sürelerin nasbına eklenmemesinin eşitlik ilkesine aykırı olduğu yönündeki itirazının ciddi olmadığı sonucuna ulaşılmıştır. 
  
    (AYİM 1.D., 23.12.2008; E. 2008/518, K. 2008/1152) 

 

Avukata Sor!


Diğer Başlıklar

Emeklilik Talebi

Emsal Karar 1Verdiği emeklilik dilekçesi üzerine hakkında emeklilik işlemi başlatılan davacının,

13-10-2019

Cenaze Giderlerinin Ödenmesi

Emsal Karar 1ÖZETİ : Türk Silahlı Kuvvetlerinde görevli Devlet Memurlarına da

25-12-2019

Fiili Hizmet Zammı

Emsal Karar 1Davacının uçağının düşmesinden sonra gelişen ve sonuçta onun maluliyetine

13-10-2019