Güvenlik Soruşturması
UZMAN ERBAŞLAR HAKKINDA YAPILAN GÜVENLİK SORUŞTURMASI VE ARŞİV ARAŞTIRMASI İŞLEMLERİUzman erbaş
17-12-2019UZMAN ERBAŞLAR HAKKINDA YAPILAN GÜVENLİK SORUŞTURMASI VE ARŞİV ARAŞTIRMASI İŞLEMLERİ
Uzman erbaş olarak göreve başlayacak kişiler hakkında güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması işlemleri yapılmaktadır. Uzman erbaşların görevine başlayabilmesi veya devam edebilmesi için güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması işlemlerinin olumlu sonuçlanması gerekmektedir. Güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması işlemleri aşağıda belirtilen mevzuat uyarınca yürütülmektedir.
Anayasa'nın 70. maddesinin ikinci fıkrasında, “hizmete alınmada, görevin gerektirdiği niteliklerden başka hiçbir ayrım yapılamayacağı” kurala bağlanmıştır.
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 48. maddesinde, devlet memurluğuna alınacaklarda aranacak genel ve özel şartlar belirlenmiş ve aynı maddenin (b) fıkrasında "kurumların özel kanun veya diğer mevzuatında aranan şartları taşımak gerektiği" koşuluna da yer verilmiştir.
Bu doğrultuda Sözleşmeli Uzman Erbaş olmak içi gereken nitelikler Uzman Erbaş Kanunu ve Uzman Erbaş Yönetmeliğinde sayılmıştır. Uzman Erbaş Kanununun 4. Maddesinde Uzman Erbaş olarak alınan personelde olması gereken niteliklerin yönetmelik ile belirleneceği hüküm altına alınmıştır. Uzman Erbaş Kanunu dayanak alınarak Uzman Erbaş Yönetmeliği hazırlanmış ve “Personelde aranacak nitelikler” belirlenmiştir.
4045 sayılı Güvenlik Soruşturması, Bazı Nedenlerle Görevlerine Son Verilen Kamu Personeliyle Kamu Görevine Alınmayanların Haklarının Geri Verilmesine ve 1402 Numaralı Sıkıyönetim Kanununda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanunun 1 inci maddesinde, "Güvenlik Soruşturması ve Arşiv Araştırması; kamu kurum ve kuruluşlarında, yetkili olmayan kişilerin bilgi sahibi olmaları halinde devlet güvenliğinin, ulusal varlığın ve bütünlüğün, iç ve dış menfaatlerin zarar görebileceği veya tehlikeye düşebileceği bilgi ve belgelerin bulunduğu gizlilik dereceli birimlerle askeri, emniyet ve istihbarat teşkilatlarında çalıştırılacak kamu personeli ve ceza infaz kurumlan ve tutukevlerinde çalışacak personel hakkında yapılır. Devletin güvenliğini, ulusun varlığını ve bütünlüğünü iç ve dış menfaatlerinin zarar görebileceği veya tehlikeye düşebileceği bilgi ve belgelerle gizlilik dereceli kamu personeliyle meslek gruplarının tespiti, birim ve kısımların tanımlarının yapılması, güvenlik soruşturmasının ve arşiv araştırmasının usul ve esaslarıyla bunu yapacak merciler ve üst kademe yöneticilerinin kimler olduğu Bakanlar Kurulu Kararıyla yürürlüğe konulacak yönetmelikle düzenlenir." hükmüne yer verilmiştir.
Güvenlik soruşturması ile ilgili Uzman Erbaş Yönetmeliğinin 6. Maddesinde;
“Uzman erbaş olarak alınacaklarda aşağıdaki şartlar aranır:
…….
a) Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmak,
b) En az ilköğretim veya dengi okul mezunu olmak (Genelkurmay Başkanlığı tarafından ihtiyaç duyulacak, özel ihtisası gerektiren sınıf, branş ve ihtisaslarda, ilköğretim mezunlarından çok üstün başarı belgesi alanlar, kuvvet komutanları veya Jandarma Genel Komutanı yahut Sahil Güvenlik Komutanının kararları ile uzman erbaş olarak alınabilirler. Bunların uzman çavuşluğa yükselmelerinde lise mezunu şartı aranmaz.),
c) Tespit edilen görev yerinde ihtisas sahibi olmak,
ç) Sağlık durumunun uzman erbaşlığa elverişli olduğunu, askerî hastahanelerden
alacağı raporla kanıtlamış olmak,
d) Askerlik hizmetini yapmakta iken müracaat edenler için, uygun nitelik belgesi almış
olmak,
e) (Değişik:RG-27/3/2013-28600) Muvazzaflık hizmeti sırasında veya terhisinden itibaren üç yıl içinde ve müracaatın yapıldığı yılın Ocak ayının ilk günü itibariyle yirmi beş yaşını bitirmemiş olmak şartıyla; kuvvet komutanlıkları veya Jandarma Genel Komutanlığı yahut Sahil Güvenlik Komutanlığı tarafından alım için görevlendirilen birimlere müracaat etmek,
f) İstekli olmak,
g) (Değişik:RG-4/2/2017-29969) İcra edilen temel askerlik eğitimini başarıyla tamamlayanlardan güvenlik soruşturması uygun olmak veya ilk atamaları doğrudan doğruya kıt’a veya birliklere yapılan uzman erbaşlar için güvenlik soruşturması uygun olmak.
ğ) Askerî öğrencilik ile ilişiği kesilmemiş olmak,
h) Türk Silahlı Kuvvetlerinde daha önce subay, astsubay, uzman jandarma veya uzman erbaş olarak istihdam edilmemiş olmak,
ı) (Değişik:RG-21/1/2016-29600) Ayrıca;
1) Verilen ceza, ertelense, seçenek yaptırımlara çevrilse, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilse veya affa uğrasa dahi; Devletin şahsiyetine karşı işlenen suçlar ile basit ve nitelikli zimmet, irtikâp, iftira, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, inancı kötüye kullanma, yalan yere tanıklık, yalan yere yemin, cürüm tasniî, ırza geçmek, sarkıntılık, kız, kadın veya erkek kaçırmak, fuhşiyata tahrik, gayri tabiî mukarenet, dolanlı iflas gibi yüz kızartıcı veya şeref ve haysiyeti kırıcı suçlar ile istimal ve istihlâk kaçakçılığı hariç kaçakçılık, resmî ihale ve alım ve satımlara fesat karıştırma, Devlet sırlarını açığa vurma, firar, amir veya üste fiilen taarruz, emre itaatsizlikte ısrar, üste hakaret, mukavemet, fesat, isyan suçlarından dolayı yahut 22/5/1930 tarihli ve 1632 sayılı Askerî Ceza Kanununun 148 inci maddesinde yazılı suçlardan mahkûm olmamak,
2) Taksirli suçlar hariç olmak üzere diğer suçlardan adlî veya askerî mahkemeler tarafından otuz günden daha fazla süreli hürriyeti bağlayıcı bir ceza ile mahkûm olmamak,
3) Taksirli suçlar nedeniyle altı ay veya daha fazla süre ile hürriyeti bağlayıcı bir cezaya mahkûm olmamak.
i) (Mülga:RG-21/1/2016-29600)
(Değişik fıkra:RG-4/2/2017-29969) Uzman erbaş olmak için gerek muvazzaflık görevini yaptığı sırada, gerekse terhislerini müteakip başvuruda bulunan ve alınmaları uygun görülen personelin, güvenlik soruşturmaları; kuvvet komutanlıkları veya Jandarma Genel Komutanlığı yahut Sahil Güvenlik Komutanlığı tarafından yaptırılır. Temel askerlik eğitimi sırasında güvenlik soruşturması sonuçlanmayanların eğitimleri devam ettirilir. Bunlardan güvenlik soruşturmaları olumlu sonuçlananlar göreve başlatılır, olumsuz sonuçlananların ise Türk Silahlı Kuvvetleri, Jandarma Genel Komutanlığı ve Sahil Güvenlik Komutanlığı ile ilişiği kesilir. Türk Silahlı Kuvvetlerinin manevi şahsiyetine gölge düşüren veya askerliğin şeref ve haysiyeti ile bağdaşmayacak eylemlerde bulunanlar ile tutum ve davranışları ile yasa dışı siyasi, yıkıcı, bölücü ideolojik görüşü benimseyenler, uzman erbaş olarak istihdam edilmezler.
Birlik komutanlıkları tarafından uzman erbaş olmaya lâyık görülenler için, en az ilköğretim okulu veya dengi okul mezunu erbaş ve erlerin terhis çizelgelerinin "ihtisas kod numarası" kısmına, uzman erbaş olacaklar için nitelik belgesindeki (EK-A) nitelikler dikkate alınarak, "Uzman erbaş olmaya lâyıktır" ibaresi yazılır ve ilgililere terhislerinden önce bilgi verilir. Bunlardan, kendi sınıf, branşının dışında başka bir görevde çalıştırılanların ihtisas kod numaraları, muvazzaf askerliği fiilen yaptığı görevin numarası olarak yazılır." hükümleri yer aldığından personel hakkında güvenlik soruşturması ve araştırması işlemleri yürütülmektedir.Güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması işlemleri 4045 sayılı kanun dayanak alınarak hazırlanan “Güvenlik Soruşturması ve Arşiv Araştırması Yönetmeliği" hükümlerine göre yürütülmektedir. Yönetmeliğin “Güvenlik soruşturması ve arşiv araştırmasında araştırılacak hususlar” başlıklı 11. Maddesi;
Güvenlik soruşturması ve arşiv araştırmasında kişinin içinde bulunduğu ortam da dikkate alınarak:
a) Kimlik kontrolü, kimlik kayıtlarının doğruluk derecesi, uyrukluğu, geçmişte yabancı bir devletin uyrukluğuna girip girmediği,
b) Kolluk kuvvetleri tarafından halen aranıp aranmadığı, kolluk kuvvetlerinin ve istihbarat ünitelerinin arşivlerinde bilgiler bulunup bulunmadığı, adli sicil kaydının ve hakkında bir tahdidin olup olmadığı,
c) Yıkıcı faaliyetlerde bulunup bulunmadığı ve 5816 sayılı Atatürk Aleyhine İşlenen Suçlar Hakkında Kanuna ve Atatürk ilke ve inkılaplarına aykırı davranıp davranmadığı.
d) Şeref ve haysiyetini ihlal edecek ve görevine yansıyacak şekilde kumara, uyuşturucuya, içkiye, paraya ve aşırı bir şekilde menfaatine düşkün olup olmadığı, ahlak ve adaba aykırı davranıp davranmadığı,
e) Yabancılarla, özellikle hasım ve hasım olması muhtemel Devlet mensupları ve temsilcileriyle ilgili derecesinin iç yüzü ve nedeni,
f) Sır saklama yeteneğinin olup olmadığı araştırılır.” Hükmüne amirdir.Güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması yönetmeliğinin 15. Maddesi;
“Yaptırılan güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması sonucunda elde edilen bilgilerin olumsuz olması halinde, kişinin gizlilik dereceli birim, kısım ve gizlilik dereceli yerler ile askeri, emniyet ve istihbarat teşkilatları, ceza infaz kurumları ve tutukevlerinde çalıştırılıp çalıştırılmamaları, yer değiştirerek bu görevlere devam edip etmemeleri gibi hususları incelemek ve sonucunu sorumlu amirin takdirine sunmak üzere; bakanlıklarda müsteşarın, diğer kamu kurum ve kuruluşlarında en üst amirin, üniversitelerde rektörün, illerde valinin başkanlığında, personel birim amiri, hukuk müşaviri ve varsa güvenlik işlerinden sorumlu birim amirinden oluşan "Değerlendirme Komisyonu" kurulur. Başbakanlıkta kurulacak Değerlendirme Komisyonu Müsteşar veya görevlendireceği müsteşar yardımcısının başkanlığında, Kanunlar ve Kararlar Genel Müdürü ile Personel ve Prensipler Genel Müdürünün katılımıyla oluşur. Türk Silahlı Kuvvetlerinde ise bu Komisyonun oluşumu kendi yönergeleri ile belirlenir. Değerlendirme Komisyonunun çalışma tutanakları ve kararları gizlidir.” hükmüne amirdir.Bu doğrultuda Güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması sonucunda kişi hakkında elde edilen (hukuki değeri olmayan) istihbari bilgiler bir değerlendirmeye tabi tutulmalıdır. İlgili yönetmelikte, istihbarat; "çeşitli kaynak ve araçlardan elde edilen haberlerin sınıflandırılması, kaydı, kıymetlendirilmesi ve yorumlanmasından çıkarılan sonucu ifade eder." şeklinde tanımlanmıştır. Görüldüğü üzere, istihbarat, çeşitli kaynak ve araçlardan elde edilen haberlere dayanmaktadır. Bir haberin hukuki değerinin olup olmadığının tespiti ve değerlendirilmesi; istihbarat faaliyetini yürüten makama değil, Yönetmeliğin 15. maddesi uyarınca, talep makamınca oluşturulan değerlendirme komisyonuna aittir. Değerlendirme komisyonu Yönetmeliğin 11. maddesinde belirtilen hususlarla ilgili olarak elde edilen hukuki değer taşımayan istihbari bilgileri yukarıda belirtildiği üzere “kişinin gizlilik dereceli birim, kısım ve gizlilik dereceli yerler ile askeri, emniyet ve istihbarat teşkilatları, ceza infaz kurumları ve tutukevlerinde çalıştırılıp çalıştırılmamaları, yer değiştirerek bu görevlere devam edip etmemeleri gibi hususları” esas alarak incelemeli ve kişi hakkında bir değerlendirme yapmalıdır.
Bu araştırmaların ardından soruşturma olumsuz sonuçlanırsa, kişiye güvenlik soruşturmasının olumsuz sonuçlandığı tebliğ edilmektedir. Ancak kişiye güvenlik soruşturmasının neden olumsuz çıktığına dair bir bildirim yapılmamaktadır. Genel olarak aile yakınlarından birinin daha önce işlediği suç, kişi hakkında devam eden soruşturmalar, kişi hakkında verilen hükmün açıklanmasının geriye bırakılması veya mahkumiyet kararları, terör örgütüyle iltisaklı okullarda veya dersanelerde eğitim görme ve istihbarat raporları gibi birçok nedenle güvenlik soruşturması olumsuz sonuçlanmaktadır. Ancak somut belgelere dayalı olarak yapılmayan, masumiyet karinesi ve cezanın şahsiliği ilkesine uyulmayan soruşturmalar mahkemeler tarafından iptal edilmektedir. Bu konuda mağdur olan kişilerin özlük hakkı kaybına uğramaması için hukuki yardım almasında yarar vardır.
ANAYASA MAHKEMESİNİN GÜVENLİK SORUŞTURMASI VE ARŞİV ARAŞTIRMASI ŞARTI İLE İLGİLİ İPTAL KARARININ DEVAM EDEN DAVALARA ETKİSİ
Anayasa Mahkemesi, 29 Kasım 2019 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan 24/7/2019 tarih ve E.:2018/73; K.:2019/65 sayılı kararında vatandaşların kişisel veri niteliğindeki bilgilerinin memuriyete girişte değerlendirmeye tabi tutulmasının Anayasa'ya aykırı olduğuna karar vermiş ve 657 Sayıl Devlet Memurları Kanunu 48. Maddesinin Birinci Fıkrasının (A) Bendine Eklenen (8) Numaralı Alt Bendinde yer alan “Güvenlik soruşturması ve/veya arşiv araştırması yapılmış olmak” hükmünü iptal etmiştir. Anayasa Mahkemesi bu kararıyla, güvenlik soruşturması ve arşiv araştırmasını devlet memurluğuna alınma şartlarından çıkarmıştır. Ancak idarenin bu konuda yeniden düzenleme yapmasında hukuki bir engel yoktur.
Söz konusu kararın gerekçesinde “Kuralda güvenlik soruşturması ve/veya arşiv araştırması yapılması memurluğa alımlarda genel şartlar arasında sayılmasına karşın güvenlik soruşturmasına ve arşiv araştırmasına konu edilecek bilgi ve belgelerin neler olduğuna, bu bilgilerin ne şekilde kullanılacağına, hangi mercilerin soruşturma ve araştırmayı yapacağına ilişkin herhangi bir düzenleme yapılmamıştır. Diğer bir ifadeyle güvenlik soruşturması ve arşiv araştırmasının yapılmasına ve elde edilecek verilen kullanılmasına ilişkin temel ilkeler belirlenmeksizin kuralla sadece güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması yapılması devlet memurluğuna alımlarda aranacak şartlar arasında sayılmıştır.”ifadesi yer almaktadır. Anayasa Mahkemesi kararın gerekçesinde belirlilik ilkesine vurgu yapmış, güvenlik soruşturmasının ve arşiv araştırmasının nasıl ve kim tarafından yapılması gerektiği hususunda kanuni bir düzenleme bulunmadığına dikkat çekmiştir. Güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması yönetmeliğinde düzenlemeler mevcuttur. Ancak Anayasa Mahkemesi bu hususun kanunla düzenlenmesi gerektiğini ifade etmiştir.
Bahse konu iptal kararının, sonuçlanan veya devam eden ( derdest ) davalara etkisinin nasıl olacağı hususu önem arz etmektedir. Bu konuyla ilgili devam etmekte olan birçok dava mevcuttur.
Anayasa’nın “Anayasa Mahkemesinin Kararları” başlıklı 153. Maddesinde “ Anayasa Mahkemesinin kararları kesindir. İptal kararları gerekçesi yazılmadan açıklanamaz. Anayasa Mahkemesi bir kanun veya Cumhurbaşkanlığı kararnamesinin tamamını veya bir hükmünü iptal ederken, kanun koyucu gibi hareketle, yeni bir uygulamaya yol açacak biçimde hüküm tesis edemez. Kanun, Cumhurbaşkanlığı kararnamesi veya Türkiye Büyük Millet Meclisi İçtüzüğü ya da bunların hükümleri, iptal kararlarının Resmî Gazetede yayımlandığı tarihte yürürlükten kalkar. Gereken hallerde Anayasa Mahkemesi iptal hükmünün yürürlüğe gireceği tarihi ayrıca kararlaştırabilir. Bu tarih, kararın Resmî Gazetede yayımlandığı günden başlayarak bir yılı geçemez...İptal kararları geriye yürümez. Anayasa Mahkemesi kararları Resmî Gazetede hemen yayımlanır ve yasama, yürütme ve yargı organlarını, idare makamlarını, gerçek ve tüzel kişileri bağlar.” hükmü yer almaktadır.
Danıştay 4. Dairesi ’nin 09.05.2011 tarih ve E.2011/2546, K.2011/3384 sayılı kararında; Anayasa Mahkemesi’nce bir kanun veya kanun hükmünde kararnamenin tümünün ya da bunların belirli hükümlerinin Anayasa’ya aykırı bulunarak iptal edilmiş olduğunun bilindiği halde görülmekte olan davaların Anayasa’ya aykırılığı saptanmış olan kurallara göre görüşülüp çözümlenmesinin, Anayasa’nın üstünlüğü prensibine ve hukuk devleti ilkesine aykırı düşeceği belirtilmiştir.
Yukarıda yer verilen karardan da anlaşılacağı üzere Danıştay’ın bu konu hakkındaki görüşü; Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilen kanun hükümlerine ilişkin iptal hükmünün hukuki sonuçlarının; söz konusu hükümlerin yürürlükte bulunduğu dönemlerde açılmış bulunan ve Anayasa Mahkemesi tarafından iptal kararı tesis edildiği dönemde halen derdest haldeki davalarda dikkate alınması gerektiği yönündedir.
Sonuç olarak; Anayasa Mahkemesi iptal kararlarının geriye yürümeyeceği, ancak devam eden (derdest) davalarda iptal kararının hukuki sonuçlarının Mahkemeler tarafından dikkate alınması gerektiği görüşü hakimdir. Ayrıca Anayasa Mahkemesi iptal hükmünün yürürlüğe gireceği tarih ileri bir tarih olarak belirlenmiş olsa dahi iptal kararının Mahkeme tarafından dikkate alınması gerekmektedir.
güvenlik soruşturması beraat
uzman erbaş güvenlik soruşturması
jandarma uzman erbaş güvenlik soruşturması
güvenlik soruşturmasında neye bakılır
güvenlik soruşturması formu
güvenlik soruşturması akraba etkisi
güvenlik soruşturması olumsuz çıkanlar
güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması formu
güvenlik soruşturması ne kadar sürer
anayasa mahkemesi güvenlik soruşturması
Avukata Sor!